Çocukluk zamanlarından başlayarak tüm yaşamda etkili olan nöropsikiyatrik bozukluklara, dikkat eksikliği ve hiperaktif bozukluk adını veriyoruz.
DEHB diye kısaca tabir edilen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğun kişide olup olmadığı birtakım araştırmak sonucunda öğrenmek mümkündür… Biyolojik kökenler üzerinden beyin görüntüleme, kalıtım ve genetik araştırmalar yaparak nöropsikiyatrik bozukluk hastalığını anlanabiliyor. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluk tanımı yapılmış bir hastalık olarak dikkat çekiyor. Fakat psikolojik eş tanılarla birlikte sosyal-kültürel itirazlar DEHB’nin çok da iyi anlaşılmayan bozukluk olduğu araştırmalarda ortaya çıkarıyor. Bu rahatsızlık aynı zamanda belirli zamanlarda farklı farklı belirtiler ortaya çıkarabiliyor. Doğal olarak bu durumda hem hasta yakınlarını hem de doktorları biraz düşündürebiliyor. DEHB, çocukların davranışlarını kontrol etmesini önemli ölçüde engeller. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlarda aşırı hareketlilik söz konusu olur.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Nedir?
DEHB; kişide anormal hareketlilik olarak dikkat çekiyor. Çocukların okula başlamasıyla beraber bu nöropsikiyatrik bozuklukta aktif olmaya başlıyor. 6 yaş itibariyle yani okula başlama yaşında dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu takip edilmesi gerekiyor. DEHB teşhisi koyulan çocuk yetişkinliğe ulaştığında rahatsızlığın etkisi önemli ölçüde azalıyor hatta yok oluyor. Fakat bazı DEHB teşhisi koyulan kişiler yetişkinliğe ulaşsa dahi yine de rahatsızlık görülmeye devam ediyor. Aynı zamanda DEHB teşhisiyle birlikte bazı kişilerde, anksiyete ile uyku bozukluğu da ortaya çıkabiliyor. Türkiye’de uzmanlar tarafından yapılan çalışmalarda; her 20 çocuk içinden mutlaka birinde, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluk görüldüğü ortaya çıkmıştır. Dürtüsel davranışların kontrol altına alınmasını da zorlayan bir rahatsızlık olduğu söylenebilir.
Düşünmeden hareket edilen ve davranışların sonuçlarının ne olacağı belli olmayan bir tür rahatsızlık olarak, DEHB ortaya çıkıyor. Bu nöropsikiyatrik bozukluk aynı zamanda kişinin başarısını da olumsuz etkiliyor. Annenin karnındayken yüze çıkan rahatsızlık olan DEHB, hem beyini hem de sinir sistemini olumsuz etkiliyor. Ayrı yeten ruhsal sorunlarında yüze çıkmasını sağlıyor diyebiliriz. Nörogelişimsel bozukluk diye tabir edilen DEHB’nin belli başlı nedenleriyse; çok hareketlilik ve dikkat zayıflığı olduğunu söyleyebiliriz. Tabi ki her hareketli ve dikkat eksiliği olan çocuklara da DEHB teşhisi koymak kesinlikle doğru değildir. Teşhis koyulması için mutlaka çocuğun bir uzmana gösterilmesi gerekiyor. Dikkat eksikliği ve hiparaktivite bozukluğu genel özellikleri arasında en bilineniyse %75 genetik aktarımının olması diyebiliriz. Aile bireylerinde eğer bu hastalık varsa kişide de görülme olasılığı çok yüksektir diyebiliriz.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluk Nedenleri Nelerdir?
Dikkat eksikliğinin ve hiperaktivite bozukluğunun kesinleşmiş nedeni yoktur. DEHB oluşumunda; birden çok sorunun etkili olduğunu söyleyebiliriz. Genetik bakımdan baktığımızda, ilk olarak yukarıda da bahsettiğimiz üzere genetik faktörler rol alıyor. Yalnız tek anneden ya da babadan kaynaklı olarak DEHB’nin ortaya çıktığını söylemek çok zordur… DEHB’yi ortaya çıkaran gen kombinasyonuyla ilgili hale soru işareti vardır. Tüm bunların yanında bazı DEHB teşhisi koyulan kişiler üzerinde çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Özellikle beyin yapıları incelenerek birtakım farklılıklara ulaşılmıştır. Bu araştırmalardan en dikkat çekeniyse; DEHB teşhisi koyulan bazı kişilerin beyinleri çok küçük bazılarınınsa büyük olduğudur.
Nöropsikiyatrik bozukluk yani DEHB teşhisi koyulan kişilerin ayrıca beyinlerinde kimyasalların çok farklı çalıştığı da ortaya çıkmıştır. Uzmanlar tarafından belirtilen bilgilere göre bu hastalık, erken doğum sonucunda da ortaya çıkabiliyor. Epilepsi hastalarında da belirtmiş olduğumuz bozukluk çok fazla görülüyor. Doğum esnasında yaşanan beyin hasarları da bu nöropsikiyatrik hastalığa davetiye çıkarıyor. Tüm bunların yanı sıra kişinin yaşına bağlı olmaksızın beyinde hasar oluşturacak travmalarda; dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu nedenlerinden diyebiliriz.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun çok fazla belirtisi vardır. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiyor. Özellikle kişinin ortamına, yaşına isteklerine göre belirtilerin şekillendiğini söyleyebiliriz. DEHB belirtilerinin 3 farklı tipi olduğunu söyleyebiliriz:
DEHB Hiperaktivite tipli Belirtiler
- · Yerinde durmama
- · Karşıdakinin sözünü kesme
- · Fazla hareketli olma
- · Hızlı konuşma
- · Dinlemekte zorlanma
- · Otururken hem elleri hem de ayakları hareket ettirme
- · Cümleleri bağlayamama, kelimeleri hatalı söyleme
DEHB Dikkat Eksikliği Tipli Belirtiler
- · Hatayı devamlı yapma
- · Göz teması kurmama
- · Odaklanamama
- · Unutkanlık
- · Basit yönergeleri dahi akılda tutmama
- · Dikkati sürdürememe
- · Emanetleri ve özel eşyaları kaybetme
- · Karşıdakini dinlemede zorlanmada
- · Faaliyetlerin devamlılığını getirememe
- · Detaylara dikkat etmeme
DEHB Dürtüsellik Tipli Belirtiler
- · Acele davranma
- · İsteklerin çabuk karşılanmasını isteme bunun için zorlama
- · Tepkileri kontrol etmeme
- · Sabırsız olma
- · Sıra beklememe
- · Düşünmeden hareket etme
Dikkat Eksikliği-Hiperaktivite Bozukluk Tanısı ve Tedavi Yöntemleri
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tedavisi yapılmadan ilk tanısının mutlaka koyulması gerekiyor. İlk olarak kişi muayeneye tabi tutulmalıdır. Yalnız DEHB tanısını kesin koymaya yarayan bir test yoktur. Tanının kesin koyulması için mutlaka kişi psikiyatri polikliniklerine başvurmalıdır. Kişiye psikiyatri uzmanı bazı testler uygular sonucunda da tanıyı koyar. Kişi hangi rahatsızlıklarından şikayetçiyse onun bilgisini doktora verir. Hastanın verdiği bilgiler doğrultusunda doktor, kişiyi tıbbi muayene yapar. Kişinin ailesinden tutunda okul yaşamına kadar her bilgiyi doktor kayıt altına alıp, tanıyı öyle koyar.
O nedenle DEHB tanısında doktora verilecek bilgilerin mutlaka doğru ve eksiksiz olması gerekiyor. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluklarında derecelendirme ölçeklerinden yardım alarak kesin tanı koyulabilir. DEHB tanısı koyulan çocuksa ailenin mutlaka tedaviyi dikkatli ve özenli yürütmesi gerekiyor. Öğretmende çocuğun tedavisinde aileden sonra gelen başrol oyuncusu olduğunu söyleyebiliriz. Tedavide mutlaka pekiştireç kullanılmalıdır. Çocuk olumlu davranışlar sergilediğinde ödüllendirilmelidir. Ödül yöntemi sayesinde olumsuz davranışların önüne geçebiliriz. Tedavi sürecinde çocuğun eğitimine de aynı zamanda önem verilmelidir. Çocuğun kendine olan güveni artırılması içinde aile ve öğretmen tarafından çalışmalar yapılmalıdır. Özetle; dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tedavisi için hem ailenin hem de doktorun önemi büyüktür… 2 taraf hastaya yardımcı olduğu takdirde rahatsızlık bertaraf edilebilir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu son zamanlarda maalesef büyüklerde ve daha çokta Çocuklarda görülür oldu. Çok önemli, fayda sağlayacak bir yazı olmuş. Teşekkür ederim
Rica ederim sağlıklı günler.